9 Eylül 2009

Ben zannettim ki,

nasıl da geçiyor günler nasıl da devam ediyorsun

oysa yapılacak ne çok şey vardı diyorsun söylenecek ne kadar söz

ama geçti işte şimdi orası

kaçırdın

ama olsun aynısından yine gelecek diye avutuyorsun kendini

ve işte böyle bir tekrara alıyor kendini

gidilecek yollar sırtımda hep ağır bir yük

hep oldular

çok mu cesaretsizim yoksa çok mu inceyim bunun ayrımına varamıyorum bazen

oysa diyorsun daha şurdaydık, daha başındaydık

daha yeni selamlaşmıştık sanki hayatımıza giren o şaşırdığımız şeylerle

bir sürü tekrar yemiş onlar da üzülerek farkediyorsun

misafir misali olmamalı insan umduğuyla değil bulduğuyla, daima umduğuyla!

keşke demezdim önceden diyorum sanki bu aralar zamanın oyunu yine bana

yoo umutsuz diilim biraz geç kaldım sanki sadece

ama sesler var renkler var

bikaç tesadüfe ihtiyacım var galiba yalnızca...
foto:gingerhairedgirl

7 Eylül 2009

Hayatımda ilk kez alışmak istemiyorum.

bir damla yağmur anlattı beni bana...

bu eylül sabahında içimde bir şarkı çalıyor
bilmiyorum bir anlamı var mı
zaten içimdeki anlamları anlamak için derin sancılar çekiyorum bu aralar
hava öyle kapalı ki keşke ışıklar hiç yanmasaydı diyorum
biri gelip ışıkları yakmasaydı
bir sürü insanın içi kararırken ben öyle seviyorum ki bu karanlığı
tam bu karanlığın olduğu günlerde olmak istediğim yerler var
ama burası değil, hiç değil
birisi tarafından anlaşılmayacağımı hissettiğimde daha da karmaşıklaşıyorum elimde olmadan
öyle bir yerdeyim ki çıt desen kırılıyorum
kimse bilmiyor
bir de zamanı hiç sevmiyorum bu aralar
öyle üzüyor ki beni
sonra film izlerdim belki ya da uyumaya devam ederdim biraz daha
belki de kalkıp kahve yapıp yağmuru izlerdim pencereden
ama böyle değil, burda değil
pembe bir hırkam var benim onu giyerdim kesin keşke burda olsaydı şimdi
üşümeyi özlemişim, keşke bu karanlıkta kaybolsam birkaç zaman
korktuğum, kendime bile söyleyemediğim şeyler var belki
farkında değilim
ama şimdi keşke burda olmasaydım
keşke biri gelip ışıkları yakmasaydı
ben seviyordum bu karanlığı...

3 Eylül 2009

evet biletix'te incelediğim son 3 etkinliği söylüyorum: "gırnata üçlüsü ile balkan roman", "over the rainbow konseri" ve "saraydan kız kaçırma"
ne kadar benziyorlar değil mi birbirlerine=))
saçlarına yakamoz vurmuş mandalina kokulu küçük el
ve
dağ başını duman alınca salınan küçük dal parçası 'nın maceraları =)

2 Eylül 2009

bu yazıyı yazmak öyle zor ki şu anda benim için belki yazmamalıyım, belki yine yanlış yapıyorum
hiçbirşey bilmiyormuş gibi başlamak isterdim
bembeyaz bir sayfa açmak isterdim hep istedik bilenler bilir=)
ama açılmaz o sayfa çünkü insan zihni silinmiyor ne yapsan
ama o kadar taşıyor ki içimden ve taştığı kadar da korkutuyor her fazla şey gibi
azalarak bitmesin istiyorum=)*
beni hayata ve insanın içindeki güce yeniden inandıran bişi var hayatımda
o yarattığı etkinin çok azının farkında aslında
çünkü garip bi başlangıcı ve süreci var bunun
hani size hayatın gerçekten yaşanılası ve yaşanması gereken bir yer olduğunu hatırlatan, bağlayıcı tesadüfler vardır,
hani
yok olmuyor
benim bi lafım var
"hayatta herşeyi yapabilecek gücü hissediyorum şu anda içimde"
işte öyle=)

eylül sen ne güzel aysın, güz sen ne güzel mevsimsin

ve işte geldi ömrümün mevsimi,

1 Eylül 2009

summertime dreams

öyle bir sarhoş olıyım ki 3 gün ayılmıyım istiyorum evet evet bunu istiyorum
kafam hep bir dünya olsun
hep güsel görünsün gözüme dünya
hiçbir şey imkansız olmaz hhem o zaman
şu an üretebildiğim en güzel fikir bu